futbol, basketbol, voleybol vb. alanlarında ki bilgi birikiminize güveniyor musunuz?. bahis oynayarak zengin olma hayalleri mi kuruyorsunuz?
o zaman, işte bu kitap sizin başucu kitabınız olacak. bahis dünyasının çetrefilli yollarında kıvrıla kıvrıla ilerlerken sizin feneriniz, ışığınız olacak. en zor anlarınızda sizin elinizden tutup sizi feraha kavuşturacak.
önce bahis olayının en temel kurallarını anlatarak başlayacak daha sonra size işin püf noktaları hakkında biraz bilgi vereceğiz. bu arada yaşanmış bazı olaylardan örnekler vererek de konunun daha iyi anlaşılmasına yardım olacağız. ondan sonrası sizin yeteneğinize ve bahis oynayacağınız alandaki bilgi birikiminize kalmış. haydi artık başlayalım.
bahis yapacak kişi her şeyden önce şunu bilmelidir ki; kasa her zaman kazanır. bahis oynatan kurum her daim oynayanlardan daha avantajlıdır. misal bay x'i örnek alalım. bay x, y ve z takımları arasında oynanacak olan futbol maçında y takımına para yatırdı diyelim. yani y takımı kazanırsa bay x de kazanacak. ama maçın berabere bitmesi veya x takımının kazanması durumunda kaybedecek. yani basit bir matematik hesabı ile, üç ihtimalli bahislerde sizin kazanma şansınız yüzde otuz üç iken kurumun şansı yüzde altmış altıdır.
eğer bu durumu tersine çevirmek istiyorsanız ve ya şans ibresini biraz da olsa kendinize çevirmek istiyorsanız birinci maddeden okumaya başlayın.
1-) bahis oyanayacak olan kişi her şeyden önce şunu bilmelidir ki; eğer bir konu hakkında yeterli bilgin yoksa o konu üzerine sakin ola bahis oynama.
örnek olay: bay x bahis dünyasında yenidir. internet üzerinden bilyoner sitesinden kendisine bir hesap alıp bahis oynamak ister. ilk kuponunda iki futbol maçının yanına üçüncü bahis olarak f-1 dünya şampiyonluğu için de bir bahis yapar. oynadığı iki maç tutar lakin kazanıp kazanmadığı daha belli değil çünkü f-1 şampiyonunun belirlenmesi içn yaklaşık 5 ay beklemesi gerek. yapıla hata çok açık; bay x f-1 konusunda bilgili olmadığı için şampiyonun uzun bir yarışlar serisi sonrasında belirlendiğini bilmiyor ve bu yüzden yapmış olduğu kupon haddinde çok daha faza bir süreyi kapatıyor. bay x'in parası da mundar oluyor. buradan çıkaracağımız sonuç ise; eğer herhangi bir alanda yeterli bilgiye sahip değilsen, o alanda bahis oynama. bizi de üzme, kendin de üzülme.
2-) kaybettiğin zaman gaza gelme. bir bahis kaybettiğin gün ikinci bahsi yapma.bahisçilerde görülen en temel özelliklerden birisi budur. bahiste kaybettikleri parayı geri kazanmak için gözü dönmüş bir şekilde yani bahisler yaparlar. şunu kesinlikle unutmaman gerekir ki; bahis yaparken sakinliğini koruman çok önemlidir. sinirli iken verilen kararlar son derece yanlış olacak ve kaybettiğin parayı kazanmaya çalışırken sana daha fazlasını kaybettirmekten başka bir işe yaramayacaktır:
örnek olay: bay x, bir utbol maçına on lira yatırmış ve dramatik bir son dakika golü ile kaybetmiştir. aynı gün ikinci bir futbol maçına 10 lira daha yatırmış ve yine kaybetmiştir. bu durumda bay x'in yapması gereken çok basitti; o günlük bahis olayını rafa kaldırmalıydı lakin bay x ne yaptı? gerizekalı gitti 1,30 oranlı bir maç buldu ve o maça 100 lira yatırdı. çünkü 30 lira kaybetmiş ve gözü dönmüştü. aklınca kaybettiği parayı 90 dakika içerisinde geri alacaktı. sonuç? kaybettiği para 90 dakika içerisinde 30 liradan 130 liraya çıktı. iyi mi oldu? olmadı tabi. kalpler kırıldı. siz yapmayın sizinde kalbiniz kırılmasın canlar.
3-) bilindiği gibi ülkemizde bahis sektörünün en büyük katılımcılarını işsiz güçsüz tayfa ile üniversiteli tayfası oluşturuyor. üniversite ortamlarında bahis pek revaçta olan bir konu. siz sevgili üniversite öğrencileri; ülkemizin genç beyinleri, siz siz olun sakın ola ailenizden aylık olarak aldığınız paranın tamamını herhangi bir maça yatırmayın. kazanıp kazanmamanızı geçtim, maçın oynandığı süre içerisinde yaşayacağınız gerilimi ömrünüzden ömür götürür. yaşlanırsınız, saçlarınız beyazlar, genç yaşınızda beyaz saçlı prensyıldoya dönersiniz. gün gelir öyle büyük stresler yaşarsınız ki götünüzde ki kıllar bile beyazlaşır.
örenek olay: bay x genç bir üniversite öğrencisidir. zamanın parası ile aylık olarak ailesinden 400 lira gibi bir para gelmektedir kendisine. o dönemde şampiyonlar liginde fenerbahçe-lyon maçı yaklaşmaktadır. bay x lyon'un maçı kazanacağından çok emindir. lyon'a verilen yüksek orada bay x'i gaza getirmiş ve ailesinden gelen 400 liranın tamamını lyon takımına yatırmıştır. aklınca yüksek bir para kazanacak ve çok istediği bas gitarı alacaktır. bay x yatığı hatayı maç ın başlamasına iki saat kala anlar. öyle bir yusuflamıştır ki bütün parasını kaybedeceği için şekilden şekle girmektedir. maç da çok zor geçer. maçın son dakikasına girildiğinde maç halen 2-2 devam etmektedir. bay x ise o sıralarda şuurunu çoktan kaybetmiş bir ay boyunca parasız pulsuz nasıl yaşayacağını düşünmektedir. yoksa bay x kötü yola mı düşecektir? yıllardı koruduğu namusunu meze mi yapacaktır bala bıyıklı kamyonculara? gözler dolmuş, uzaklarda son düdüğü beklerken 90 artı 3 de lyon'un golü ile kazanır. bay x öyle bir stres yaşamıştır ki kazandığına sevinemez bile. o geceyi uykusuz geçirir. sabaha kadar tek düşündüğü 'ya kaybetseyim' olur. yapmayın canlar, etmeyin eylemeyin.
4-) bahis dünyasının en büyük geyiği kuşkusuz 'abi tek maçtan yattım be' şeklinde kendisini göstermektedir. sanki kupon tek maçtan yatınca yapılan diğer bahislerde kazanma şansı artacak. yok öyle bir şey canım bahisçiler. mal mısınız siz?
örnek: diyelim ki malsınız ve on maçtan oluşan bir bahis yaptınız. neden mal dediğimi daha sonraki maddelerde anlatacağım. o kuponun tek maçtan veya tüm maçlardan yatması arasında hiç bir fark yoktur, bundan emin olabilirsiniz sevgili bahisçi kardeşlerim. sonuç aynıdır. tek maçtan yatmış olmanız bahis konusunda çok bilgili olduğunuzu göstermez sadece kaybettiğinizi gösterir. unutmayın!
5-) bahis sistemi basittir. her maçın belirli bir oranı vardır ve aynı kupon içerisine yerleştirilen maçların oranları birbirleri ile çarpılarak toplam oran ortaya çıkar. kuponun vereceği ora yüksek olsun da bende çok fazla para kazanayım diye fazla maça bahis yapmayın. illa ben fantazi yapacağım diyorsanız da o kupona yatırdığınız para minimum seviyede olsun. benim tavsiyem ise; mümkünse oluşturacağınız kupon 3 maç geçmesin. oran az olsun ama para sizin olsun. en azından paranız cebinize kalsın derim ben. bilmem siz ne dersiniz?
örnek olay: bay x ve arkadaşları internet üzerinden bahis yapmaktadır. bir kupon oluşturmaya karar verirler ve uygun maçları aramaya başlarlar. o maç banko şu maç banko derken kupon olur 11 maç. oran ise baya bir güzel olmuştur. elemanlarımızın gözleri parlar. yaptıklar kupona çok güvenmektedirler. yüksek bir tutarı yatırırlar. sonuç? boşverin. siz yapmayın.
6-) bahis daha çok bir şans işidir. bu kitapta yazan kurallar şans faktörünü göz ardı ederek yaşanmış tecrübelerden hareketle ortaya konmaktadır. ama şans öyle bir kavramdır ki; hiç bir kelime bunu anlatamaz. ama biz diyoruz ki; siz siz olun işinizi şansa bırakmayın. arada sırada tatlı sürprizler olacaktır elbet lakin sakın ola onlar sizi bozmasın. iki örnek olayla anlatmaya çalışalım bunu.
örnek olay: bay x toplam nba 9 maçından oluşan bir kupon yapmıştır. kuponun topla oranı 1 e 59 gibi yüksek ve göz alıcı bir orandır. bay x 'nasıl olsa kazanamam' demiş ama kuponu da oynamaktan kendini alamamıştır. ne şiş ne kebap mantığında olan bay x, kupona 1 lira yatırmış ondan sonrada yatıp uyumuştur. sabah internetteki bahis hesabını açıp bir önceki gece yapmış olduğu kuponaki maçların hepsinin tutuğunu görünce götü resmen tavana vurmuştur. çok yanmış çok dövünmüştür daha fazla para yatırmadığına.
bay x 1 maçtan oluşan bir kupon yapmış ve oran 1 e 99 olarak karşısına çıkmıştır. yine 1 lira yatırmış ve kuponu tutmuştur.
bu olaylarda bay x kaybetmiş gibi görünse de aslında doğru olanı yapmıştır. size de ders olsun yüksek oranlı kuponlara yüksek tutarlar yatırmayın. bırakın az olsun ama sizin olsun. bahiste ilk kural kazanmak değil kaybetmemek, bunu unutmayın çikiloplar.
7-) banko; kesin olan. bahis dünyası çok iyi bilir banko kavramını. sonucu kesin olarak görülen maçlara banko denir.lakin bu bankolar çok canlar yakmıştır zamanında. banko denilen maçlar, nasıl olduğu bilinmemekle birlikte bir kaç kaynaktan yayılmaktadırlar;
a. bahis dünyasının vazgeçilmezi; yaşlı amcalar. sigara içmekten bıyıkları sararmış yaşlı amcalar. bu kişiler bahis dünyasının tatlı kişilikleridir. yaşlı amcalar ve onların bankoları. yaşlı amcalar sol üst ceplerinde her zaman banko die tabir ettikleri bir kaç maç taşırlar. siz bahis yaparken arkanızdan usulca yaklaşır, önce size fark ettirmeden kuponunuzu incelerler, daha sonra 'evlat 215 e 1 bas, o banko', '318 e 0 bas, o banko' şeklinde bankoyu damarlarınıza zerk ederler. banko kan karışınca bahisçi duramaz, kendini alamaz oynar o maçı. sonra kaybedince de yaşlı amcayı dövmek ister.
örnek olay: bay x kuponunu yapmıştır. kesin gözüyle bakmaktadır oluşturduğu kupona. son kez gözden geçirip makineye gidecekken yaşlı amca arkasından 'evlat 522 ye 1 bas, o banko' diyerek bankoyu bay x'in damarlarına salmıştır. bay x, yaşlı amcanın söylediği maça bakmış ve ona da bir an için mantıklı gelmiştir. 'ulan ben bu maçı nasıl oldu da görmedim' diyerek yapmış olduğu kupona o maçı da eklemiştir. kupon yatar. bilin bakalım hangi maçla yatar? yaşlı amcalardan uzak durum. kalplerini kırmayın ama uzak durun.
b. internet siteleri. hakkında konuşmak bile istemiyorum. sizin benim gibi dallamalar işte. kesinlikle itibar etmeyin.
8-) tüyo: gizli ve işe yarar bilgi. peşinen söylemek istiyorum ki; bahis serüveniniz boyunca herhangi bir yerde, herhangi bir kişiden tüyo kelimesini duyduğunuz anda olay mahallini kesinlikle terk edin; arkanıza bakmadan kaçın. bahis dünyasının kanayan yarasıdır tüyo. nereden çıkar, nasıl çıkar daha hiç kimse anlayamadı bunu lakin her hafta sonu tüyolar düşer bahis piyasasına. çok canlar yakmış, çok ocaklar söndürmüştür bu tüyolar.
örnek olay: bay x'in internet üzerinde bir bahis şirketinde hesabı vardır. kredi kartından buraya para yatırıp oynamaktadır. bir pazar sabahı kapı zile uyanan bay x, yan dairede oturan 3 arkadaşının geldiğini görür, şaşırır. arkadaşları çok büyük tüyo aldıklarını ve onun hesabı üzerinden bahis oynamak istediklerini söylerler. bay x tamam der. çocuklardan parayı alır, kredi kartına yatırır onlarda bahislerini oynarlar. bay x işin içine hiç bulaşmamış, sadece arkadaşlarına yardımcı olmuştur. hani pişman olmadı değil. neyse. arkadaşları kesin tüyo aldıkları 7 maça çok çok çok yüksek bir tutar yatırmışlardır. aldıkları tüyolardan o derece emindirler ki; maçların sonuçlarını canlı olarak takip etme gereği bile duymazlar. sonuç? tüyo aldıkları ve üzerine bahis yaptıkları 7 maçın hepsi yatmıştır.
9-) bilindiği gibi risk ve kazanç doğru orantılı iki kavramdır. risk ne kadar artarsa kazançta o kadar artar. yani çok para kazanmak istiyorsanız risk alacaksınız canım bahisçiler. bunun altını çizdikten sonra siz hevesli bahisçilere bir kavramdan daha bahsetmek istiyorum; hesaplı risk. nedir hesaplı risk? nasıl bir şeydir. neye yarar. belki bazılarınız bu kavramı daha önceden bilmektedir. şimdi burada uzun uzun hesaplı risk ne demek diye anlatmayacağım. örnek olayımız zaten sizleri aydınlatacaktır.
örnek olay: bay x'in internet üzerine ki bahis hesabından bahsetmiştik. arkadaşımızın bir de bay y diye bir komşusu vardır. kendisinden yaşça çok büyük olan bay y'de bahis oynar lakin bunun için bay x'in internet hesabını kullanır. fakat bay y'nin çok farklı bir taktiği vardır. her hafta sonu elinde 2000 lira ile gelir bay y. bu iki bin lirayı bay x'in hesabına yatırır ve örneğin 1,05 veya 1,10 oranlı bir maça bütün parayı yatırır. kazandığı parayı yine çok düşük oranlı bir başka maça yatırır. kesinlike 1,10 un üzerinde bir orana sahi olan bir maça para yatırmaz ve kesinlikle aynı kupona iki maç koymaz. bay y nin yaptığı mantıklı mıdır? bu konuda bir yorum yapmak çok zor. sonuç olarak kendi parasıdır. kaybetsin istemeyiz ama kendi bileceği bir konu bu. bu çerçeveden bakınca bay y büyük bir risk almaktadır evet, lakin en azından hesaplı bir şekilde risk almaktadır.
not: bay y bugüne kadar hiç kaybetmemiştir. haftalık olarak ortalama 400-500 lira para kazanmatadır.
10-) gelelim son maddeye. son madde çok basit aslında; HiÇ BULAŞMAYIN.
bahisçi kardeşlerimizin yollarına ışık tutacağını düşündüğümüz bu on maddeden sonra işin biraz da teknik kısmına değinmek istiyorum. bu bölüme ileri bahis teknikleri demeyi düşündüm ama çok saçma olacağı için vazgeçtim. neyse zaten yazınında sonuna geldik. şöyle bir değinelim sonrada yazımızı bitirelim.
- eğer alt/üst oynayacaksanız fransa liginden maçları tercih ediniz. daha sonra tercihiniz ingiltere olsun.
- italya liginden elinizden geldiği kadar uzak durunuz.
- rusya ligini iyi araştırın ve oradan bahis oynayın.
- iskoçya ligi bahis oynamak için son derece idealdir.
- türkiye de anadolu takımlarının maçlarında büyük oranla beraberlik oynayabilirsiniz.
- fenerbahçenin kendi evinde oynadığı maçlarda ne olursa olsun karşı takıma bir 5 lira yatırın. bay x'in bu şekile ne kadar para kazandığını öğrenseniz emin olun dudağınız uçuklardı.
sevgili bahisçiler; bahis dünyası kimi zaman tatlı, çoğu zaman acı lakin her zaman ekşi bir dünyadır. bunu sakın ola unutmayınız. kendi emeğiniz ile kazandığınız para her zaman en güzel, en tatlı paradır. bahis sizin için zenginliğe gidecek bir yol olmasın sakın. bu şekilde kesinlikle zengin olamazsınız. bahis sizin için güzel bir hobi olsun, adrenalin salgılamak, heyecan yaşamak için bir araç olsun. bu yazıyı da buraya kadar okuduysanız size helal olsun. ulan hadi benim işim gücüm yok, oturdum yazdım size ne oluyor.
neyse bu yazıyı buraya kadar okuma azmini göstermiş olan bahisçilere özel mesajdan haftanın bankolarını dağıtıyorum haberiniz ola.