bülent ortaçgil

entry387 galeri video15
    33.
  1. "ben ne biliyorsam, nasıl yetiştirilmişsem onu yapmaya çalıştım. eğer erkan* gibi elazığ'da doğmuş olsaydım ve bağlama çalarak müzikle tanışsaydım, mutlaka başka olurdu. ama ben şehirde doğdum. türkiye'deki göç devinimi bu kadar etkileyici değildi o zaman. şimdi, doğuyla batının, kuzeyle güneyin birbirine girdiği, her an her yerde her sesin duyulabildiği bir ortamda şarkı yazan bir gencin bütün bunlardan etkilenmemesi düşünülemez. ama şarkı yapan insanlann azlığı söz konusu. türk pop müziği dediğin şey, beş-altı kişinin elinden çıkma bir müzik. kendi şarkısını yapan ve toplumun genel beğenisine uygun şeyler yapan insanlann çok az olduğunu biliyorum. hatta var mı yok mu, onu bile bilmiyorum. eğer olsa, artık o insanın bu tür bir kültür deviniminden dolayı, mutlaka o ögeleri kullanması gerekir diye düşünüyorum. ben yalan söylemedim, elime bağlama alıp da bilmemne çalmaya çalışmadım. sen istanbul suadiye'deki bir apartmanın ikinci katında yaşayan bir çocuğun bağlamaya özeneceğini tahmin edebiliyor musun? eğer özeniyorsa, başka unsurlar ararım işin içinde. ama 70'ler, insanlann daha fazla müzikal deney yaptığı dönemlerdi. moğollar'ın yaptığı böyle bir şeydi. bu müziği avrupa'ya taşımaya niyetliydiler. ben, ne yaşadıysam onu söylemeye çalıştım. kentin müziğini yaptım. kentli olmanın milliyeti yok; hep bunu savundum."

    (bkz: ortaçgil)
    5 ...