Fakir çoban zengin ağanın kızına sevdalanmıştır. Lakin ağa nuh der peygamber demez! Çoban ısrarcıdır, pes etmez. Bu ısrara dayanamayan ve birazda bu işten sıkılan ağa çobana bir şartla kızını ona verebileceğini söyler. Ağanın şartı şudur: Ağa sürüdeki tüm koyunlara 2 gün boyunca hiç su vermeden tuz yalatacak ve eğer çoban sürüyü hiç su içirtmeden dereden karşıya geçirebilirse ağa kızını çobana verecek. Bu zor görevi çaresiz kabul eder çoban. iki gündür tuz yalamış, damakları tuzdan kavrulmuş hayvanlar çobanın kaval sesiyle yürümeye başlarlar. Sürünün lideri mor koyundur. Mor koyun ne yaparsa sürüde onu yapmaktadır(Koyun işte!) Dere kenarına geldiklerinde mor koyun kafasını suya doğru eğer, bu sırada çoban tüm aşkı ile üfler kavalına, tüm derdini, tüm çaresizliğini üfler. Sürü psikolojine sahip olmasına rağmen halden anlayan mor koyun, pek bir dertlenir, "Ulen 2 gündür içmeden 1 saat daha içmem" der ve suyu içmeden dereden karşıya geçer tabiki sürüde onu takip eder. Ağada sözünü tutar ve kızını çobana verir. Hikaya aşağı yukarı böyledir, türküde bu hikayeyi anlatır.