yılbaşını kutlamak ille de bir hristiyan adeti değildir çünkü hristiyanların asıl özel günü yılbaşı değil 25 aralık'a tekabül eden noel günü ve gecesidir, şeklinde cevap verilebilecek önermedir. bununla birlikte, yılbaşına karşı değilim ama yıllardır benim için ne olumlu ne olumsuz bir şey ifade etmez açıkçası. çünkü 1 ocak sabahı uyanıldığında değişen hiçbir şey olmaz, bir gün önce o kutlama başlamadan ne kadar derdin, sıkıntın, telaşın ve yapman gereken işin varsa, aynen o şekilde durmaktadır ve sen yine kaldığın yerden aynı şekilde sıkıntılarla boğuşmaya, sorunları çözmeye ve sorumlulukları yerine getirmeye çalışacaksındır. dolayısıyla yeni bir yıl, yepyeni bir sene, yok mutluluklar gelecek, yok her şey harika olacak falan, bunlara gerçekten inanmıyorum. hatta yeni yıl bana göre bir öncekinden daha da ağır gelir, çünkü sadece dört gün sonra koskocaman bir yaşımı daha geride bırakmış olurum hep. kısacası, her günden pek bir farkı yoktur bana göre. ama tabii isteyen kutlasın da, dans etsin eğlensin de, zamanında benim de yapmışlığım var zaten inkar etmiyorum. ama seneden seneye birçok şey gibi yılbaşı kavramı da özelliğini kaybetti sanki.