son 150 yıllık siyasi hayatımızı bilinmemesinin etkisi ile yapılan tanım.
günümüzde bile ayrımcılığın alt yapısı, şer'i hükümlere dayalı düzen isteyen anlayışın eseridir. ülkemizde osmanlılarda milliyetçilik duygusu ile başlayan ayrılmalar osmanlılının son ve cumhurüyetin ilk dönemlerinde şeriat söylemleri ile olmuştur. bu gün popülerite gereği sol söylemlere dönmüştür.
feodal yapıda ve muhafazakar aile ortamındaki insanlar din olgusu kullanılarak(devletin biçimlendirmekte etkin olduğu toplumsal yapıya) yabancılaştırılmış gençlik ise daha sonra ideolojilere çekilmiştir.
şeriat isterik diye ayaklanan bir nesilin devamı, şu an marksist söylemlerle hareket etmesini incelemeden tanımlama yapmak kolaycılığa kaçmaktır. sol söylemleri olması, o insanları solcu yapmaz.
yarın hangi söylemlerle önümüze çıkar bu tamamen enerji ve silah şirketlerinin çıkarında hareket eden emperyalist devletlerin güdümündeki toplum mühendislerine kalmıştır.
bu toprakları milliyetçilik söylemi ile önümüze çıkanlara karşı savaşarak kanımızla suladık. arap yarımadasında-balkanlarda-avrupada-kafkaslarda-afrikada-anadoluda.
bu toprakları şeriat istemiyle önümüze çıkanlara karşı savaşarak kanımızla suladık. avrasyada-anadoluda-arabistanda şeyh said yada suud isyanları.
bu toprakları (son kale son yurt anadoluyu) şu an marksist ve etnik faşist aynı zamandada şer'i düzen isteyen, aslında kavram kargaşası yaşayan cahil bir kabile kültüründe olan insanlara karşı savunarak-savaşarak kanımızla suluyoruz.
siyasi tarihimizi okuyun. sadece ihanetin adı değişiyor. yüzmilyarlarca dolar ve insan hayatı boşu boşuna gidiyor. bilinen parasal rakam 370 milyar dolar. örtülü ödenekler hariç, kaybolan reel değerler, üretim kaybı vs eklenince en az 850 milyar dolar. (gap projesi hayata geçirilmemiş hali) ve en az 50.000 insan canı.
buna neden olan insanların ağzında, sol söylem olsa ne olur?
kur'an-ı kerim'den ayet'ler olsa ne olur?
yada milliyetçi söylemler.
