biz buna bölünme demeyelim. zira bölünme dersek işin içine parçalanma girer ki allah korusun bu da sonumuz olur.
Kürdistan kurulursa açlıktan ölürler teorisi maalesef gerçek değildir çünkü minareyi çalan kılıfını da hazırlar atasözüne paralel olarak kürdistan hayali ile yaşayanların da tüm bunlara karşı bir tedbir paketlerinin olması son derece normaldir.
Herşeyi bir yana bırakın, güneydoğu anadolu topraklarındaki petrolün israil ve abd desteği ile çıkarılması bile onların bir anda bizden daha üst seviyeye fırlamaları için yeter de artar bile.
Şu anda tek sorun bölgedeki petrolün çıkarılmasından kimin ne kadar pay alacağıdır. Zira abd ve israil ile avrupa anlaşamadıkları ve bir formül aradıkları nokta bu petrolün paylaşımıdır. yoksa kürt halkının ezilmesi ağlaması kimsenin ipinde değildir. Uyuşturucu işine hiç değinmiyorum bile.
Bundan sonrasında kürtleri örnek alacak başkaları da topraklarımız diye tuttururlarsa bize ankara ve çevresinden başka bir yer de kalmaz demiş olayım.
Türkiye Cumhuriyeti asıl kurucuları türk unsurları olan kozmopolit bir devlettir.
kürt olarak adlandırılan kişilerin mafyavari yaşam tarzından muzdarip olan vatandaşların bu asalaklardan kurtulmak amacıyla olaya duygusal açıdan yaklaşarak verelim kurtulalım önerisinde bulunmaları son derece doğaldır.
Lakin başka bir başlıkta da değindiğim gibi türk ve kürt olarak ayrıştırmak o kadar kolay değildir. Sizlere türkiye cumhuriyeti çatısı altında yaşamaktan son derece memnun olan birçok ılımlı kürt gösterebilirim.
Üç beş tane soysuz satılmışın da bir halkı temsil ettiğine inanmak gaflettir. Olgun davranarak ses çıkarmıyor oluşları, onların bu temsiliyeti kabul ettikleri sonucunu doğurmaz.
Yapılması gereken, devlet gibi düşünmektir. Devletin asli görevi vatandaşının hakkını korumak ve onun özgürlüğü ve refahını sağlamaktır.
Devlet bunları sağlaması ve koruması gereken bir mekanizmadır.
Farkında olmasak da, aslında hepimiz devletiz.
Hepimiz bu devleti meydana getirenleriz. Bizler olmasaydık devlete de gerek kalmazdı.
Öyleyse büyük düşünmeliyiz.
Duygularımızı devlet işleri ile karıştırmamalıyız.
Güneydoğu anadolu bölgesi gereksiz olsaydı zaten vakt-i zamanında verilmesi gerekenlere verilirdi.
Üç beş çapulcunun sözü ile güneydoğuda fransıza, ingilize karşı çarpışan ve canını verenlerin ruhlarını huzursuz etmeye hakkımız yoktur diye düşünüyorum.
Ne yazık ki cumhuriyetin kuruluşundan bu yana oralar ihmal edilmiştir. Görmezden gelinmiştir. kaderine terkedilmiştir. Çakallara tilkilere göz yumulmuştur.
Vatandaş olarak, özerklik isteyen kürtlerden önce, oraları çakalların, akbabaların eline bırakan devletten hesap sormalıyız.