yıllar yılı kafir diyerek öldürülen, yakılan, hakaret edilen, dışlanan onca ateistin varlığının kanıt olarak sunulabileceği tespit.
tarih incelendiğinde görülür ki; ateistler inanmadıkları için inananlar tarafından öldürülmüşler, ancak inananlar inançları sebebiyle ateistler tarafından öldürülmemişlerdir.
inançları sebebiyle öldürülenler, yine başka bir dinin savunucuları tarafından kendileri gibi inanmadıkları gerekçesiyle öldrülmüşlerdir.
musanın tanrıdan emirleri alıp geldikten sonra kavminden bazılarının eski inanışları gereği altından buzağı yapıp ayine girişmeleri sonrası, musa ve yandaşlarının, bu insanları kılıçtan geçirmesi örnek verilebilir.ya da isanın çarmıha gerilmesi için romalı konsüle inanılmaz baskılar yapan yahudi kahinler.
ortaçağ avrupasında kilisenin uygulamaları da dinin hoşgörü emsali olduğuna!!! örnek gösterilebilir.
ayrıca kuran da geçen: "ey muhammed! onlar 'biz müslümanız" dedikten sonra onlara dokunma(müslümanız demezlerse ağızlarına sıçabilirsin deniyor sanırım)" ayeti hoşgörü konusundaki dinsel yaklaşımı gözler önüne seriyordur sanırım.
o kadar uzaklara gitmeye de gerek yok aslında..ramazanda oruç tutmadıkları gerekçesiyle dövülen(1997 de öldürmüşlerdi hatta malatyada bir üniversiteliyi) insan sayısı hoşgörü sınırını gösteriyordur dinin.
son olarak mevlanaya başvurmak gerek bu riyakarlığı(din hoşgörülüdür) gidermek için...
"ya olduğun gibi görün, ya da göründüğün gibi ol."