gençlerbirliği, ilk yarı boyunca önce gol yememeyi düşündü ve defans güvenliğini elden bırakmayarak beşiktaş'a gol pozisyonu tanımamayı amaçladı. ankara ekibi, bunda başarılı olduğu gibi, mehmet çakır ile iki net gol pozisyonundan da yararlanamadı. ilk devrede beşiktaş'ın bulduğu tek gol pozisyonu, ibrahim toraman'ın kafa vuruşunda gençlerbirliği kalecisi gökhan tokgöz'ün kurtarışı ile son buluyordu.
ikinci yarıda ise, bambaşka bir karşılaşma izledik. gençlerbirliği teknik direktörü mesut bakkal, takımına mutlak 3 puan gerekli olduğundan ve beşiktaş'ın aciz futbolundan da cesaret alarak, orta sahayı iyice ileriye sürdü ve müthiş bir pres uygulatarak topun takımında kalmasını sağladı. bu baskın pres, ikinci yarının henüz 11. dakikasında sonuç verdi ve 56. dakikada serdar kurtuluş'un orta saha çizgisinde kaybettiği topta bir anda 5 oyuncu ile hücuma kalkan gençlerbirliği, mehmet çakır'ın şutu ile 1-0 öne geçti. bunu takiben, 59. dakikada bu sefer ibrahim toraman'ın hücuma çıkarak boşalttığı sağ kanattan topla hareketlenen mehmet çakır ceza sahası içinde topu engin'le buluşturdu ve bu oyuncu da düzgün bir vuruşla skoru 2-0'a getirdi. üçüncü gol ise, ceza sahasında yaşanan karambol sonucu draman'ın son vuruşu ile geldi ve ankara ekibi oyunun kalan bölümünde güle oynaya top çevirerek maçı çok rahat kazandı.
maçın yıldızı, hiç şüphesiz ilk golü keydedip ikinci golün asistini yapan ve üçüncü golde de atağı başlatan ölümcül ara pasını veren mehmet çakır'dı. tam anlamıyla muazzam bir maç çıkaran oyuncu, takımının galibiyetinin baş mimarıydı.
beşiktaş'ı sorarsanız, beşiktaş sahada yoktu. özellikle ikinci yarı adeta tel tel döküldü. defans bloğu, herhangi bir ikinci lig takımının defansının dahi yapmayacağı hataları yaptı. özellikle koray avcı ve ibrahim toraman resmen fiyaskoydu. serdar kurtuluş çok top kaybetti. ibrahim akın sahada yoktu sanki. hiçbir poziyonda gözükmedi. ileri ikilideki bobo ve nobre, risp ve traore'nin markajında adeta kayboldu gitti. velhasıl; beşiktaş, ricardinho topla oynadıkça, doğru pas verdikçe pozisyon buldu, hakimiyet sağladı. ne zaman ki brezilyalı oyuncu durdu, bütün takım da iflas etti.
ha, mösyö tigana mı ne yaptı peki? kenardan izledi yarattığı eseri bol bol. sahada, futboldan başka her türlü oyunu oynayan, isteksiz, konsantrasyon eksikliği içindeki eserini, takımını izledi..sadece izledi..
