Türkiye'nin en büyük hastalıklarından birinin neticesi olabilecek önermedir. Türkiye'de çoğu solcu solun ne demek olduğunu, çoğu sağcı da sağın ne demek olduğunu bilmiyor. Bunun neticesinde de insanlar inanmak zorunda bırakıldıkları ideolojilerin peşinde sürüklenip gidiyor.
Atatürk sevgisi de bunun gibi. ilkokuldan beri klişelerle öğretilmeye hatta empoze edilmeye çalışılan Atatürk sevgisi sonraki zamanlarda yerini sevgisizliğe bırakabiliyor. Yani Atatürk'ü sevmeyen neden sevmediğini tam anlamıyla bilmiyor. Bunun sonucu olarak da ortaya Atatürk'e asılsız iftiralar atan, ona mesnetsiz suçlamalarla itham eden bir güruh ortaya çıkıyor.
Hele hele müslümanlık ve Atatürk sevgisi bir arada bulundurulamayacak iki husus gibi lanse ediliyor. Ama bilinmeyen ve gözardı edilen gerçekler var. Bu ülkede ezanlar gökkubbede dalga dalga yayılıyorsa bu elbette önce Allah'ın izni ile sonra da Atatürk'ün sayesinde olmuştur. Türk milletini esir etmek için dünyanın her yerinden gelen sömürgecilere Mustafa Kemal önderliğindeki Türk askeri karşı koymuştur.
Sovyet Rusya'nın zulmü altındaki Türk topluluklarında bir Mustafa Kemal çıkmadığı için onlar o süre içinde ezan sesine hasret kalmıştır.
Ve'l-hasıl-ı kelam insanlar Atatürk'ü sevmek zorunda değildir. Fakat ona ve icraatlarına saygı göstermek zorundadır.