atatürk gibi bir insana, halen tam anlamıyla tanınmamış olmasından dolayı üstüne atılan konulardan biri.
evet, teorinin atatürk tarafından araştırılması istenmiştir. fakat atatürk, bu düşünceyi, bir sabah uyanıp " milletimi üste çıkacak bir şey bulmalıyım, hmm, evet bu iyi bir fikir " gibi saçmasapan, ırkçı bir düşünceyle ortaya atmamıştır. avusturya'da öğrenim görmekte olan bir öğrenci, türkçe üzerinde etimolojik araştırmalar yapmış, var olan dillerin temel kurallarıyla türk dilleri kuralları arasında büyük benzerlikler olduğunu ortaya çıkarmıştır. bu çalışmasını atatürk'e göndermiş, kültürel faaliyetlere büyük önem veren atatürk tarafından gerçekten olumlu bir şekilde karşılanmıştır.
teoride bahsedilen türkçe'nin günümüz türkçesiyle uzaktan yakından bir alakası yoktur. örneğin:
Vírenekensem şkula kayrís = Öğrenciler okula gittiler.
Kíneke sítel sinçe vırtat = Kitap, masa(nın) üstünde duruyor.
ilk cümleler çuvaşça cümleleridir. günümüz türkçesiyle konuşan, düşünen insanlar tarafından anlaşılması mümkün değildir. çuvaşça, Kumıkça, Karaçay-Balkarcası, Tatarca, Başkırca, Yakutça, Çakasça, Tuva türk dilleri ailesinde kullanılan dillere sadece birer örnektir. bu diller bile günümüze büyük değişikliklere uğrayarak gelmişken, bu teorinin günümüz türkçesiyle değerlendirilmesi, mantıksızlıkta son noktadır.