sadece bir kez gelmiş olmasına rağmen, ("2000 yılı diyoruz zaten, on kere gelecek hali yok" diyenlere selam ederim) başka bir deyişle galatasaray sadece 2000 yılında böyle bir başarı yakalamış olmasına rağmen, sanki ondan önceki yıllarda da böyle dönemler olmuş gibi lanse ettirilmeye çalışılan sözde ruh.
liverpool, ac milan ya da real madrid gibi tarihinde bu tip başarıları defalarca yakalamış olan takımlardan biri böyle bir bahis açsa "adam haklı beyler, iyi oldukları dönemler birden fazla" derim. ama sen sadece 2000 yılında böyle bir başarı yakalamışsın ki bunun temeli de o güne gelene kadar (4 yıldan beri) birlikte oynayan takım için kurulması pek de sürpriz olmayan takım dayanışmasıdır. şimdi niye 2 tane avrupalı futbolcu alınınca hemen 2000 ruhu geri döndü diye feryat figan ediliyor anlamış değilim. 2008-2009 sezonunun başında milan baros ve geçen yıl da elano blumer gelince, üstüne de frank rijkaard teknik direktör olunca ve ligde üst üste 6 maç kazanıldığında bu sesler had safhaya çıkmıştı fakat bugün gelinen nokta gayet açık. ne gariptir ki yabancı oyuncularla geleceği sanılan ruh zamanında 8 tane yerliyle kazanılmıştı.
sizin ruh dediğiniz olay aslında "ekol"dür. ve bir türk takımının ekol yakalaması da gayet zordur, hatta imkansızdır. tüm takımlarımız için geçerli bu. hangimizde bunu oluşturmaya yetecek sabır var? bana göre türkiye'deki en başarılı yabancı hoca olan ve bugün shahktar donetskile devlere kafa tutan mircea lucescu'ya bile 2 yıl dayanamayan taraftar ruhun gelişini bekleyebilir mi?
ey ruh bir dur allahını seversen zaten ortalık karışık...