Yaşar Kemal:
Türkiye F tipiyle mücadele etmeli. Hapishaneye adam koyuyorsun, ikinci kez zulüm etmeye gerek var mı? Zaten zulumdür hapishane. Bu kadar zulümle Türkiye ayakta kalamaz! Türkiye insanoğluna karşı çok yanlış yapıyor. Türkiye daha merhametli, hoşgörülü, demokrat olmalı. Bana Kozan Hapishanesi'nde kara ekmek veriyorlardı yine de bugünkü hapisanelerden daha iyiydi. Hiç olmazsa arkadaşlarım beni görüyordu.
Ahmet Ümit:
Devletin tavrı, uzlaşmadan ve insanlıktan uzak. Üç kapıyı açsalar dokuz mahkûm bir araya gelecek. Bunu bile yapmıyorlar. Devlet mahkûmun can güvenliğinden ve sağlığından sorumludur. Hukuk devletinde işleyiş böyledir. Bizde içerideki insanların sağlıklarıyla oynanıyor. Düşüncelerine katılmasam da bu insanlar insan olarak beni ilgilendiriyor.
Elif Şafak:
F tipi cezaevleri şimdiye kadar sadece tutukluların ya da tutuklu yakınlarının meselesiymiş gibi algılandı. Bu algı değişmeli. Sadece az sayıda insanın değil hepimizin meselesi tecrit. Aslında insanlık ayıbı. Tecridin özünde, insanı ıssızlığa mahkûm etmek var. Her gün azar azar öldürüyorlar.
Yavuz Önen*:
Yüksek güvenlikli cezaevleri Avrupa'da da var ama cezaevi yönetimi böyle değil. Dış ülkelerde mahkumlar gündüz beraber kalabiliyor. insanların yaşamları üzeriden mücadele vermesi doğru değil ama Türkiye böyle bir gerçeği yaşıyor.
istanbul Barosu:
Yaşamlar kaybediliyor ve gelinen noktanın ciddiyetinin kavranması için avukatlar ölüm orucuna yatıyor. Tecrit insan hakları ihlalidir, asla kabul edilemez. Tecride maruz bırakılan kişinin tutuklu veya hükümlü olması da bu gerçeği değiştirmez. En kısa zamanda tecride son verilmeli ve ölümler durdurulmalı.
Pınar Kür:
Protesto yapan insanların, aydın ve sanatçıların, Türkiye'de bizim gibilerin sesine üst düzey yöneticiler kulak vermez. Bizi dünyadan haberi olmayan enteller olarak görüyorlar. Bu sorun ancak tecridin kaldırılmasıyla çözülebilir.