1. Parçalar bütünü tanımlamak zorunda değildir, hiç bir bilimde böyle birşey ortaya atılamaz, çünkü ilişkilerin kendisi yeni bir sonuç yaratır. (H2 ve O2 gazı su değildir, su damlalarının veya moleküllerinin hareketinde dalgalar ve akıntılar aranamaz. )
2. Ancak bütünün davranışına neden olan durum için, parçalardan hariç bir başka dış nitelik olması da gerekli değildir. (Su akılla tasarlandığından değil, oksijen ve hidrojenin birleşmesinden ötürü sudur. Mutfak tuzu da sodyum ve klorun bir aradaki halidir. Denizin hareketleri aslında su kütlesinden ibaret olan moleküllerin hareketinin sonucudur fakat toplamının sonucu olduğundan tek tek moleküler hareketlerle birbirleriyle olan tüm ilişkileri toplamak ise imkansızdır çünkü aynı zamanda durmadan değişirler.)
3. indirgenemez Kompleks ve akıllı tasarım bu nedenlerle hatalı birer düşünce tarzıdır. Varolan bilimsel gerçeğin aksini iddia etmektedir.
Evet üçüncü sonuç için biraz erken ama buraya kadar yazıyı okuyanlar nereye varacağını anlamaya başlamıştır yavaş yavaş.
O yüzden eski yeteneksiz ve ünsüz bilim adamı, yeni ünlü rahip Michael Behe nin varsayımını hatırlatmakta fayda var.
1) akilli tasarim mistik bir sey degildir, fiziksel verilerden yola cikar (yanlış)
2) akli basinda herkes canlilarin sanki tasarlanmis gibi gozuktuklerinde hemfikirdir (öznel fikir, kamuoyu düşüncesine dayanan mesnetsiz bir önerme)
3) darwin in teorisinin calismasinin onunde yapisal engeller vardir (ingirgenemez karmasiklik meselesinden bahsediyor) (yanlış)
4) bu yapisal engellere ragmen (ya da onlar yuzunden) darwinist evrim hayalgucune dayali buyuk cikarimlar yapar. (kanıtsız öznel çıkarım, hayali kısım daha çok akıllı tasarımda bulunur.)
5) bu yuzden akilli tasarim icin olan kanit, darwinist evrime gore daha fazladir. (boş iddia, fiyasko)
Parantez içinde yazılan fikirler benimdir, kanıtları gösterilecektir o yüzden diyor ve emergence olgusuna doğru ilerliyoruz basit fiziksel süreçleri anlattıktan sonra.
Emergent property basitçe şöyle tanımlanır. Karmaşık bir sistemi bileşenlerine ayırdığınızda bileşenlerin o karmaşık sistemin özelliklerini taşımadığı görülür. Bu eksilmiş nitelikler sistemin emergent property leridir. Çoğul bir şey onu oluşturan tekil unsurları ile genellenemez. Mekanizm hatalıdır ve salt mekanik sistemlere özgüdür. Üstelik temelde mekanik olan bir trenin parçaları bile trenin hareketini tanımlamaz. ilişkiler gereklidir ve bu ilişkiler fiziksel evrende tanımlanıp belli bir amaç doğrultusunda bir araya getirilmeden önce anlamları yoktur. Trenin amacı parçalarından ötedir, ancak parçalardan bağımsız değildir. Ve yine ancak, bu parçaların ilişkileri de düşünülmek zorundadır, bu ilişkiler bütün herşeyi açıklamaya yeterlidir. Başka birşey gerekmez çünkü bunlar onların sonucudur sebebi değil.
Tasarım varsayımcıları ters düşünmek suretiyle bu kısımda yani statik mekanizmde takılıp kalmış, geri kafalı teknolojiden anlamayan insanlardır. Örneğin bu kişilere göre bir bilgisayar baştan sona akıl tarafından tasarlanmış olduğu için akıllıdır. Oysa böyle birşey yoktur. Bilgisayarlar basit bir yazılım olan yazı yazan bir programdan türetilmiş olup en ilkeli abaküs, bir sonrası mekanik hesap makinesi ve sonrasında üst üste eklenerek ve birleştirilerek oluşmuş bir elektronik teknolojidir. Bu yapıtaşlarının tamamı hiç kimse tarafından tek tek tasarlanmamış, kimse hiç yoktan ortaya sıfırdan bilgisayar icat ettim diye çıkmamıştır.
Aynı şekilde, basit bir program belli komutlardan oluşur. Kendi yaptığınız basit bir program her yeni işlemde değişir. Öyleki programı siz yazmış olsanız bile, bir süre sonra içini açtığınızda gördüğünüz şey sizin yazdığınız şey değildir, işin içinden çıkamazsınız. Ondaki değişim geçirmiş yeni program çekirdeğini hiç tasarlamadınız. Ancak en baştaki basit ilişki diğer sistemlerle etkileşince tamamen değişti. Değişmeseydi yani yapısı değişmez olsaydı zaten çalışmazdı en baştan. Tüm sistemler stabil değil dinamiktirler. Her şey akar
Daha biyolojik ve doğal bir örnek bulalım ki mekanik mantığın reelde gerçekliğinin olmadığı anlaşılabilsin. tasarımcılar diyor ki "sistemi oluşturan parçalardan biri bile eksilse o sistem oluşamaz, yürümez bunu evrim teorisiyle açıklayamazsınız." Bu mekanik mantığın insan tasarımından türediğini ve yine ters düşünüp bakteri kamçısını motora benzetmenin akıl dışı olduğu kısmını geçiyoruz ve bu sav a cevap veriyoruz.
Tam tersine. Birincisi böyle bir birebir mekanik vida eksildi sistem çöktü durumu organizmalarda ve doğada, doğa açık sistem olduğu için hiç yok. ikincisi evrim teorisinin gerçek olma nedeni, tam da bu sebepten. Diğerine mekanik tasarım diyoruz o yüzden. vidası düşen yapay zeka çalışmazken, hatta mekanik gelişmiş zeka imkansızken (pascal ın icat ettiği mekanik hesap makinesi 4 işlem yapıyordu ve bir oda boyutundaydı. Mekanik, elektroniğin çok gerisinde statik bir sistemdir) canlılar ve evrende ise sistem kendiliğinden rastlantılarla sürebiliyor ve ölümcül organlarda yani ilişkileri tamamen sona erdiren bir travma olmadıkça canlılar ölmüyor.