filmde geçen bir kaç diyalog için bile izlenebilir.
--spoiler--
anna öldüğünü kabul etmez ve;
anna taylor:ama nefes alıyorum hala yaşıyor olabilirim.
eliot deacon:siz insanlar yok musunuz nefes alıp işeyip sıçtığınız için kendinizi yaşıyor mu sanıyorsunuz? hayatınız yaşamaya değermiş gibi bir türlü bırakmıyorsunuz. senin hayatın yaşamaya değer miydi anna söyle! belki de çok uzun zaman önce ölmüşsündür.
anna taylor: çok pişmanlığım var pişmanlıktan başka bir şeyim yok başka bir hayat istiyordum
eliot deacon: o zaman neden değiştirecek bir şey yapmadın?
anna taylor:denedim ama hiç bir şey değişmedi. her gün uyandım duş aldım aynı trafikte işe gittim eve geldim uyudum yeniden uyandım hiç bir şey değişmedi.
eliot deacon: hayatında ne istiyordun?
anna taylor:mutlu olmak istiyordum.
eliot deacon:mutlu mu? hepiniz mutlu olmak istediğinizi söylüyorsunuz. ne anlama geliyor ki bu? hayattan ne istedin?
anna taylor:sevgi istedim
eliot deacon:sevgin vardı zaten. paul seni seviyordu.
anna talor: anlamıyorsun! sevmeyi istedim çok korkuyordum küçükken öğrendim ki birisini sevmek zarar görmek anlamına gelirmiş. ben de kimseyi sevmemeye karar verdim böylece zarar görmeyecektim. Paul'u kendimden uzaklaştırdım onu sevmediğimi düşündü.
eliot deacon:seviyor muydun?
anna taylor: o hayatımda sevdiğim tek kişiydi. ama bir türlü söyleyemedim. sonra da bana olan sevgisi söndü.
--spoiler--