orijinali ile yarışamayacak kadar kötü olan program.
programın o kadar çok eksikliği var ki.
mesela hem ingiliz hem de amerikan versionunda var olan işleri büyütmek, yeni pazarlar yaratmak amaç. ama bizimkisinde "benim bi fikrim var bunun için bana para verin"diyen girişimciler(!) var.
bunun yanında bizim eleman totosundan bi ürün bulmuş. e patent. hani? yok. e aklıevvelin biri gidip senden önce gidip "bunu ben buldum" derse. adamlar o kadar bilinçsiz.
ejderlerin sorduğu sorulara gelince: bu işi daha önce yaptın mı, bu işte gelecek görüyor musun gibi yoldan geçen herhangi bir insanının soracağı sorular. sen sorsana adam ne kadar kar bekliyor. bunun ne kadarı brüt ne kadarı net. ne kadar zaman içinde yatırımcı koyduğu parayı geri alabilir, devlet böyle bir girişim için teşvik veriyor mu, vergi kolaylığı sağlıyor mu? bunları bilmeden ben varım diyen ejdere ejder değil, kedi denir.
ya tabi bi de ejderler var.
bir insanın işletme okuması onun iyi bir girişimci ya da iyi bir patron olacağı anlamına gelmez.
gamze cizreli mesela: sosyetik sosyetik mekanlardan parayı bulup koyun yetiştirilmesine yatırım yapar mı?
yalçın ayaydın: ipek yolda bi tane elbisesi tam 1250 tl'ydi. e benim garibim tesettür giyim dükkanı açıcakmış fatih'te de kendi tasarımlarını satacakmış. afedersin ama kızım bu adamlar nahhh sana yatırım yapar.
nevzat aydın: sadece yemek sepetin kurarak parayı bulmuştur.
baybars altuntaş: inovasyon inovasyon diye yırtınıyor panellerde seminerlerde. e adam sana yeni ürün getiriyor. tutsana elinden.
sözün özü:
herşeyin çakmasını yaparız. ama bazı şeylerin çakması bile bize bi kaç beden büyüktür.