gazi üniversitesi mühendislik fakültesi'nde girdim sınava, enteresan bir poğaçacı ekibi karşıladı, tezgahlarına "emanet alınır!" yazmışlar, oha dedim. poğaçacıya telefon emanet ettiğinizi düşünsenize, ha pardon telefonla alınmıyordu değil mi?
son kopya skandalından sonra baya bi güvenlik önlemi almaya başlamışlar. biz kuyruktayken insanların, "ulan cüdanları nasıl sokmazsınız mınakoyim" diye sızlanarak sıranın sonuna geri döndüklerini gördüm, küfür ettim.
söylenen çok kişi olmuş olacak ki, "yeni talimat geldi gençler, cüzdanlar kontrol edilip sokulabilinecek" dendi.
neyse efendim girdik sınıfa, 3 gözetmen var, 1'i belli, evde kalmış kızıl saçlı kızkurularından. soruları kendi hazırlamış da bizi sınava sokuyor modunda. diğeri kendi halinde bi genç bayan. öteki de yine aynı beyinsizlikte süzüle süzüle hıh kopya çekenın mınakorum havasında bir genç bayan, şırfıntı.
kalem sokulmaması gerekiyormuş, keza böyle birşeyi sınav giriş kartımda okumadığımdan kalem ve silgi ile gitmiştim. sınava böyle gidilir değil mi? az önce bahsettiğim kızıl saçlıdan azar yedim bir güzel.
neyse efendim, kalemime çöküldükten sonra * ösym tarafından sunulan sınav mühimmatları dağıtıldı bizlere. içerisinde
peçeteye sarılmış 2 adet fatih marka sınav kalemi *
3 adet olips marka şeker *
1 adet rubenis marka kalemtıraş
ve son olarak da markasız bir silgi.
bu mühimmat aslında oldukça hoş bir uygulama gibi göründü, yanında 1er şişe de su verilseydi bence efsanevi olabilirdi.
sınava gelelim, baya kolay gibi geldi bana kopya furyası olmaz ise bakacağız akıbetimize.