öncelikle onun bu saatten sonra sevgiye ihtiyacı yoktur.
inanlar varsa türüne göre belki bir kaç rahmet yollayabilirler.
gerçekçi olmak gerekir sanırım bu konuda herkes biliyor ki her iki yönden de baskı mevcut bu ülke de.
bu yönler yaşadığı topluma göre değişen aile ve arkadaş biçimleri.
örnek verirsek konya ve izmir de yaşan iki farklı aile arasında bu konuda uçurumlar bulabiliriz.kaldı ki izmir de ki ailenin illa aşırı dinci yada konya da ki ailenin illa aşırı kemalist olması gerektiğini söylemiycem ( biraz önce ki cümlede eşleşmede bir terslik olduğunu düşünüceksiniz.işte bizi bu yönde düşünmeye zorlayan kalıptır bizim gerçek sorunumuz.)
biz insanları yargılarken olayları irdelerken meydana geldiği yer ve toplumsal yapıyı,yaşadığı yerin yapısını ele almayı sanırım unutuyoruz.
sonuç olarak bu toplum ne kadar "ata" yı sevmeye zorlandıysa bir o kadar da "sevmemeye" zorlanmıştır.
şu an ülkenin görünen tablosu da sadece yaptığı şeylere saygı duyanların diğerlerinden sayı olarak fazla olmasıdır.