dedesi istiklal mahkemelerinde asıldığı için nefret edebilir.
Dedesi ikinci grup içerisinde muhalefet olmaya yeltenince "gerici" yaftası yiyip siyasetten postalandığı için nefret edebilir.
dedesi şapka giymeyi reddedip ceza aldığı için nefret edebilir.
Atatürk cumhurbaşkanı iken aile büyüklerinin çoğu Dersim'de çoluk-çocuk demeden öldürüldüğü, geri kalan el kadar kızlar da "sünnileşsinler, Türkleşsinler" diye aile rızası olmadan evlatlık verildiği için nefret edebilir.
Ailesi, sırf musevi oldukları için Trakya'dan yaka paça atıldığında Atatürk'ün ne kadar kayıtsız ve ilgisiz kaldığını hatırladığı için nefret edebilir.
Dedesi Dar'ülfünun'da hoca iken, Atatürk'ün uydurduğu "Türk Tarih Tezi" saçmalığına biat etmeyip üniversiteden atıldığı için nefret edebilir.
Atatürk döneminde komünistlerin* başına gelen tevkifatları ve işkenceleri okuduğu için nefret edebilir.
velhasıl, nefret etmek isteyene sebep çok. Tabii bir de "Atatürk'ü sevme sebepleri" var elbette. Bu ikisini terazinin iki kefesine koyarsanız, ilahlaştırılmayan ama hatasıyla günahıyla sevilen bir atatürk algısına ulaşabilirsiniz.